Çan Mutlu Sonlu Masöz

Nancy doğrulup oturdu. “Anne, sen ölecek misin?” dedi. Elizabeth, “bir gün öleceğim elbette” diye karşılık verdi. “fakat şimdi değil, şekerim.” Janet de annesinin ö bü r yanına oturmak için yanlarına geldi. O da kucaklanmak, okşanmak istiyordu. Onun için Elizab eth onu da kucakladı. Anne. Anneciğim. Sü t emen aç ağızlar. Tatlı sü tler akan memeni Çan Mutlu Sonlu Masöz emmelerini istemiyorsan, niye çocuk yapmış oldun peki? Bak, daha şimdiden yuvadan uçmaya hazırlanıyorlar; seni bırakıp gitmeye, ortada bırakmaya hazırlanıyorlar. Sonucunda onların geçmişinden başka bir şey olmayacaksın. Sevgilileriyle birlikte yatakta yatarken senden sö z edecekler.

O¨ zellikleri, huyları, kendilerine acı veren ne var ise hepsi için seni bir izahat olarak kullanacaklar. Eğer onların kendilerini yeterince kabahatlu hissetmesini sağlayabilirsen, hafta sonlarında gelip seni ziyaret edecekler. Omuzların sarkacak, alış veriş torbalarını taşımakta zorluk çekeceksin. Bir iç çekişle sö ylenen Annem haline geleceksin. Onlara fincan fincan çay meydana getirecek ve istemesen de onları gözetlemekten, merak etmekten kendini alamayacaksın. Onların yaşamlarını kurcalayacaksın.

Çan Mutlu Sonlu Masöz

Elizabeth’in şimdilik bö yle bir niyeti yok, şimdi aslına bakarsan gö zü  onların ü stü nde. O¨ bü r ev hakkında sorduğu dikkatli soruları dü şü nü yor. Akşam yemeğinde ne verdiler size? Saat kaçta yattınız? I˙yi vakit geçirdiniz mi?.. Sonra çocukların bu sorulara verdiği aynı derecede dikkatli yanıtları dü şü nü yor.   Çocuklar   bunun   bir   tuzak   olduğunu   seziyorlar   sanki.   O¨ bü r   evi   sevdiklerini sö yleyecek  olsalar,  anneleri  kırılacak.  Yok,  sevmiyoruz  deseler,  Elizabethbukez  de ö fkelenecek.

Kızlar,  gö zlerini  annelerinden  kaçırarak,  “I˙yiydi  işte”  diyorlar.  Elizabeth  onları bö yle bir duruma dü şü rdü ğü , kaçamaklı yanıtlar vermek zorunda bıraktığı için kendisinden nefret  ediyor.  Bü tü n  istediği  onların  mutlu  olması.  O¨ te  yandan,  onlardan  hasar,  kö tü lü k, canavarlık öyküleri de dinlemek istiyor; öyle ki, erdemli bir biçimde Öfkelenebilsin. Elizabeth saçlarım fırçalıyor. Aynadaki yü zü , kurşundan dö kü lmü ş yassı bir levhaya benziyor. Nate’e aşırı kolaylık sağladığım, Nate’in işi pek kolayından aldığım dü şü nü yor.