Çan Masaj Salonu

Çan Masaj Salonu Martinisinden biraz daha yudumlayarak kadehini koydu ve tatsız bir ifadeyle Grace ve Kristy’ye dikti gözlerini. “Bence aklımızda tutmamız gereken başka bir şey daha var.” “Kristy kaşlarını çattı. “Ne var?” Millicent, minik plastik mızrağı martiniden çıkarıp zeytini ağzına attı. “Nyla’nın babasıyla problemlerı olduğu doğru ama bizden de pek hoşlanmıyordu. Arkamızı kollasak iyi olur.” Kristy’nin gözleri büyüdü. “Aman Tanrım, sen ciddi misin?” “Evet, doğal ki.” dedi Millicent. Grace, kadehini kaldırıp içkisinden bir yudum aldı.

Şarap, sabahtan beri başını döndüren huzursuzluğu biraz olsun yumuşatmaya başlamıştı ama tecrübelerinden biliyordu ki bu fazla uzun sürmeyecekti. Pozitif düşünmeyi telkin etti kendi kendine fakat o eski kâbusun o gece geri geleceğine dair kötü bir his Nefes Al vardı içinde. M illicent’m yüzünü dikkatle inceledi. “Sence hakikaten de Nyla bizim için bir tehdit oluşturuyor mu?” Millicent omuz silkti. “sadece bir süre de olsa dikkatli olmamız iyi olur diyorum. Nyla Witherspoon dengesiz biri, benden söylemesi. Aslına bakarsan Sprague ile araları kötüydü. Bir de yeni nişanlı ulaşınca üstüne tüy dikti.” “Burke Marrick.” dedi Kristy. Gülünç bir ifadeyle, “öteki adıyla Bay muhteşem.” diye devam etti. “Size bir şey söyleyeyim mi?” dedi Millicent. “Sprague’in en kötü kâbusu Burke Marrick’di.

Çan Masaj Salonu

Çan Masaj Salonu Sprague hep yakışıklı ve ağzı söz icra eden bir insanın gelip Nyla’nın ayaklarını yerden keseceğinden korkuyordu. Neden onun bütün faturalarını ödeyip harçlığa bağladığını sanıyorsunuz? Onu korumaya çalışıyordu da ondan.” Kristy burnunu çekti. “Nylaya minik bir ülkenin bütçesi kadar harçlık veriyordu hemen hemen.” “Ne kadar para aldığı önemli değil.” Millicent zeytin kürdanını Kristy ye doğrulttu. “Anladığım bir şey varsa o da paradır ve insanoğluın paraya nasıl tepki verdiğini iyi bilirim. İnan bana hiç kimse yeterince parası olduğunu düşünmez.

Nyla kendisine kalacak olan mirasın babasının ölümüne kadar özel bir tröst fonunda bağlı kalması düşüncesine katlanamamıştır. Ve içimden bir ses diyor ki şu Bay mükemmel, parayı eline geçirmek için Nyla’yı sıkıştırıp duruyordu.” Masaya tatsız bir sessizlik çöktü. Grace hem kendisinin hem de masada oturan iki arkadaşının Sprague’in huysuz kızıyla iyi mi da anlaşmazlık yaşadıklarını düşündü. Nyla üçünü de kıskanıyor gibiydi. Şimdi ise mirasını alıp yakışıklı nişanlısıyla bir güzel yiyecekti. Bir açıdan bakıldığında Nyla’nın yaşamı birden renklenmeye başlamıştı.